Papatya Cayi faydalari

Yüzyıllardır uyku bozukluklarının tedavisinde, soğuk algınlığına ve mide rahatsızlıklarına karşı kullanılan papatya üzerine 20 yıldan bu yana yapılan araştırmalar geleneksel olarak kullanımının yararlarını bilimsel sonuçlarla destekliyor. Papatya bitkisinin bu kadar çok popülerlik kazanması modern tıpta üretilen pek çok ilacın içerisinde etken madde olarak kullanılmasını sağlıyor. ABD merkezli “Herb Research Foundation” kurumunun yaptığı açıklamaya göre dünya genelinde her gün 1 milyon bardak papatya çayı tüketilmekte.

Ülkemizde olduğu gibi pek çok yerde papatya dendiğinde anlaşılan Alman (German chamomile) papatyasıdır ve papatyanın sağlığa faydaları hakkında yapılan araştırmalar genellikle bu türe aittir. Alman papatyasından sonra en çok rastlanan diğer papatya türü ise Roma (Roman chamomile) papatyasıdır.

Uyku bozuklukları tedavisinde kullanılır
Romatizmal rahatsızlıklar için kullanılır
Deri döküntüsüne yol açan cilt hastalıklarının belirtilerini hafifletir
Yemeklerden sonra sindirime yardımcı olarak kullanılır
Gastrit ve ülseratif kolit tedavisinde kullanılır
Sabah bulantılarını hafifletir
Alerji belirtilerini azaltır
Stresi azaltır
Mide kasılmalarını engeller
Kaygıyı azaltır ve genel bir rahatlama sağlar
Bağırsak sorunlarını giderir
Bağırsak iltihaplanması tedavisinde yardımcı olarak kullanılır
Kasları gevşetir, krampları azaltır
Bağırsak hareketini arttırır
Diş eti hastalıklarını önler
Ağız iltihaplarını iyileştirir
Sakinleştirir
Karaciğeri çalıştırır
Adet dönemi kasılmalarını hafifletir
Sırt ve bel ağrılarını hafifletir
Bağışıklık sistemini güçlendirir
Boğaz ağrısını alır
Apse tedavisinde gargara suyu olarak kullanılır

Papatya Çayı Nasıl Hazırlanır?


İyi bir papatya çayı hazırlamak için 2-3 yemek kaşığı kurutulmuş papatya çiçeğinin üzerine yarım litre kaynamış su ekleyerek 3-5 dakika demlenmesini beklemeniz yeterli. Daha sonra papatyayı süzerek çayınızı içebilirsiniz. Tatlandırmak için bal ya da bir kaç damla limon ekleyebilirsiniz. Öğünler arası tüketmeniz tavsiye edilir.

Adaçayı Faydaları


Ada Çayı Akdeniz bölgesinde dağların tepelerinde yabani olarak yetişen şifalı bir bitkidir. Ada Çayı genellikle haziran ve temmuz aylarında çiçeklerini açar. Uzun yapraklı, kenarları tırtıklı tüylü ve beyazımsı bir renktedirler. Yaprakları kurutularak muhafıza edilir. Ada Çayının hafif ve tatlı bir lezzeti vardır ve vücudu rahatlatır düzene sokar. Birçok hastalığın önüne geçmek ve tedavi boyunca vücudu dış etkenlere karşı korumak adına genellikle Ada Çayı kullanılır.

Ada Çayının başlıca faydaları şunlardır;

Ada Çayı vücuda güç ve kuvvet verir hastalık sonucunda oluşan halsizliği giderir.
Mide ve bağırsaktaki gazların giderilmesini sağlar.
Ada çayı antiseptik etkisi sayesinde sindirim sisteminin düzenli çalışmasını sağlar.
Dişlere beyazlık verir ve diş etlerinin kuvvetlenmesini sağlar.
Mikrop, virüs ve mantar gibi vücuda zarar verecek etkenlerin oluşumunu engeller.
Soğuk algınlığı, nezle gibi hastalıklarda etki gösterir.
Ada Çayı Nasıl Kullanılır
Ada çayı, adından da anlaşılacağı üzere çay gibi demlenerek hazırlanır. 1 bardak sıcak suyun içine 1 tatlı kaşığı ince kıyılmış ve kurulmuş ada çayı konularak hazırlanılır. Ada Çayı su ile birlikte kaynatılmamalıdır, 2 dk dan fazla kaynatıldığı taktirde yararlı ve bitkisel olan ada çayı, zararlı hale gelebilir. Sıcak kaynatılmış suyun içine konularak 5-6 dk demlenmesi tavsiye edilir. Daha sonra süzülür ve hazır hale gelir. Günde 2-3 bardak içilmesi daha etkili olacaktır.

Uyarı: Ada Çayı fazla kullanıldığında tansiyon yükselebilir. Gebelik süresince ve emziren annelere tavsiye edilmez. Günde 3 fincandan fazla içilmemelidir.



Kolesterol, Tansiyon ve Kan Sekeri Kontrolunun Yollari

Dr. Mehmet Öz, kolesterolünüzü, tansiyonunuzu ve kan şekeri seviyenizi dengede tutmanın yollarını anlatıyor…

Yiyeceklerin yerine başkalarını koyarak beslenmenizde yapacağınız küçük değişikliklerin sağlığınız konusunda büyük getirileri olabilir.

Yüksek kolesterol, kalp damar hastalıkları için büyük bir risk faktörüdür. İyi kolesterolünüz (HDL) 50 veya üzeri olmalıdır. Kötü kolesterol (LDL) ise 100′ün altında olmalıdır.

Eğer kolesterol değerleriniz bu değerlerle uyuşmuyorsa bir sağlık uzmanıyla, kötü kolesterolünüzü düşürmenin ve iyi kolesterolünüzü yükseltmenin yollarını konuşun. Kolesterolünüz için tehlike oluşturan bu 3 yiyeceği diyetinizden çıkarın ve değerlerinizin değişip değişmediğine bakın…

Kolestrolünüzü nasıl düşürebilirsiniz?

-Tereyağı

Onun yerine: Muz püresi

Muz püresi pişirme sırasında tereyağı yerine geçebilir. Bir çay kaşığı tereyağında 30 mg kolesterol bulunur. Muz püresinde ise 0…

-Dondurma

Onun yerine: Dondurulmuş süzme yoğurt

Yarım kap dondurmada 90 mg kolesterol bulunur. Bunun yerine %2 yağ içeren donmuş süzme yoğurt kullanın. Hem istediğiniz yoğun ve kremamsı kıvamı elde etmiş hem de bu sağlıklı seçimi yaparak yalnızca 10 mg kolesterol tüketmiş olacaksınız.

-Mayonez

Onun Yerine: Avokado Dilimleri

Mayonez, sevdiğiniz birçok yiyecekte bulunabilir ancak 5 mg kolesterolü göz önünde bulundurarak daha sağlıklı bir alternatif düşünün: avokado dilimleri… En sevdiğiniz sandviçin içine koymayı deneyin. Hepsi 0 mg kolesterol…

Tansiyonunuzu nasıl düşürebilirsiniz?

Yüksek tansiyon, kalp damar hastalıkları, kronik böbrek hastalığı, felç gibi aniden oluşan hastalıklara neden olabilir. Tuz kullanımınızı azaltarak tansiyonunuzu doğal yoldan kontrol altına alın. Sodyum gerekli bir besin olabilir ancak fazla alındığında çok zararlı olabilir.

-Tuz

Onun Yerine: Sarımsak ve Baharat Karışımları

Yemeğinize fazla fazla tuz dökmek zararlı olabilir. ¼ çay kaşığı tuzda 600 mg’dan fazla sodyum vardır. (Günlük önerilen doz 2300 mg’dır). Bunun yerine sarımsak ve bitkileri kullanın. Aynı ölçüde bulunan sodyum miktarı ise 0 mg…

-Soya Sosu

Onu Yerine: Kırmızı Pul Biberli Balzamik Sirke

Yalnızca 1 yemek kaşığı soya sosunda yaklaşık 920 mg sodyum vardır! Ona benzer asidik bir tat için 1 yemek kaşığı balzamik sirkeyle, kırmızı pul biberi karıştırmayı deneyin. Bu seçenekle yemeğinize yalnızca 4 mg. Sodyum eklemiş olursunuz.

-Galeta Unu

Onun Yerine: Tam Buğday Ekmeği Parçaları

Galeta unu yanıltıcı bir şekilde fazla tuza sahiptir. ¼ bardakta 470 mg’a kadar bulunabilir. Bunun yerine, tam buğday ekmeği kırıntılarını deneyin. Aynı ölçüde yalnızca 32 mg sodyum bulunur.

Kan Şekerinizi nasıl düşürebilirsiniz?

Açlık kan şekerinizi ölçmek körlüğe, kalp hastalıklarına, böbrek yetmezliğine, sinir problemlerine ve zayıf bağışıklık sistemine neden olabilecek bir kronik hastalık olan diyabet riskinizi belirler. 100′ün üzerindeki açlık kan şekeri değeri prediyabet (gizli şeker) olarak kabul edilir ve tedavi yöntemleri için bir doktora başvurulması gerekir. Diyet yapmak kan şekerinizi düzenleyebilir.

-Şeker

Onun Yerine: Stevia

Bir çay kaşığı şeker, 4 gramlık porsiyonla eş değerdir. Doğal bir tatlandırıcı olan steviayı deneyin. Stevia, şekerden 15 kat daha tatlıdır ancak şeker komasına neden olmaz. Çok tatlı olduğundan muhtemelen yarısı kadarını kullanacaksınız.

-Salça

Onun Yerine: Konservelenmiş Bütün Domates

Birçok hazır domates salçasında fazla oranda şeker vardır. Bu oran bir bardak ölçüde 14 grama kadar çıkabilir. Bunun yerine, ezilmiş bütün domates konserveleri kullanarak kendi sosunuzu hazırlayabilirsiniz. Bir bardak ölçüde 6 gram şeker vardır.

-Barbekü Sosu

Onun Yerine: Arpa Sirkesi


Barbekü sos ve ketçap gibi diğer soslarda fazla miktarda şeker bulunur. Yalnızca iki yemek kaşığı barbekü sosunda 22 gram şeker vardır. Aynı keskin tadı elde edebilmek için şeker barındırmayan arpa sirkesini deneyin.

Sakinleştirici Bitki Çayları


Eğer stres, kaygı ve uykusuzluktan şikayetçiyseniz terapi, ilaç tedavisi ve bazı meditasyon tekniklerini denemiş olabilirsiniz. Bu tip tedaviler sorununuz için bir çözüm olabilir ve bunlara ek olarak sakinleştirici bitki çaylarını deneyebilirsiniz. Burada dikkat edilmesi gereken nokta eğer sinirlerinizi yatıştırmak için düzenli olarak ilaç kullanıyorsanız sakinleştirici bitki çayı içmeye başlamadan önce kullandığınız ilaçlarla olabilecek olası etkileşimleri hakkında doktorunuzdan bilgi almanız.

Papatya Çayı

Papatya yüzyıllardır anti bakteriyel ve kas spazmlarını hafifletici özellikleri ile pek çok kültürde tedavi amaçlı kullanılmakta. Ayrıca mantar enfeksiyonu gibi cilt hastalıklarının tedavisinde yaygın olarak tavsiye edilen şifalı bir bitki. Papatya çayı ülkemizde de sakinleştirici etkisi ile stresi azaltmak, uykuya geçişi kolaylaştırmak için kullanılıyor.

Papatya çayını çeşitli markalarda paketlenmiş poşet çay olarak bulabilirsiniz. Kendiniz hazırlamak isterseniz aktarlarda ya da marketlerde bulabileceğiniz kurutulmuş papatyadan 2 yemek kaşığı önceden kaynamış suya atarak 10 dakika kadar demlenmesini bekleyebilirsiniz. Tatlandırmak içinse bal kullanabilirsiniz. Çayı içtikten sonra sinirlerinizin gevşediğini ve rahatladığınızı hissedeceksiniz.

Kediotu Kökü Çayı

Sakinleştirici bitki çayları arasında en etkili olanlarından biri de kediotu çayıdır. Uykuyu teşvik eden, stresi ve kaygıyı azaltan bitki geleneksel olarak kullanılmaktadır. Alprazolam ve diazepram gibi bazı reçeteli anti-anksiyete ilaçlarıyla benzer etkiyi yaratarak beyinde gama amino butirik asit (GABA) miktarını arttırır. Kediotu çayı hazırlamak için bir demlik kaynar suya 1-2 çay kaşığı kuru kediotu kökü atın ve 10 dakika demleyin. Çay dışında bitkinin kapsüllerini ve yağını piyasada bulabilirsiniz. Kediotu kökü çayı 1-2 saat sonra etkisini göstermeye başlar ve sinirlerinizi yatıştırır.



Çarkıfelek Çayı

İngilizcesi “passionflower” olan çarkıfelek bitkisi ile hazırlanan çaylar iyi bir sakinleştirici, stres alıcı ve kaygı giderici olarak kullanılabilir. Etkileri kediotu kökü çayı kadar yoğun olmamakla birlikte orta dereceli stresi hafifletmek için idealdir. Çayı hazırlamak için 2 bardaklık kaynar su bulunan demliğe 2 çay kaşığı kuru çarkıfelek atıp 10-15 dakika demlenmesini beklemeniz yeterli olacaktır. Günde 2-3 bardak içebilirsiniz.

Melisa Çayı

Depresyon ve kaygı tedavisinde yardımcı olarak kullanılan melisa çayı günde 2-3 bardak tüketilebilir. Bir bardak melisa çayı hazırlamak için bir fincanlık kaynar suya 2 çay kaşığı kuru melisa atıp 15 dakika demleyin. Süzdükten sonra balla tatlandırarak içebilirsiniz. Eğer kurutulmuş melisa bulamadıysanız aktarlarda bulabileceğiniz melisa tentüründen günde 10-15 damla kullanabilirsiniz.

Sarı Kantaron Çayı

Avrupa başta olmak üzere pek çok kültürde kaygı ve stres azaltıcı olarak uzunca süredir kullanılan sarı kantaron günümüzde modern tıpta orta dereceli depresyon tedavisinde uzmanlar tarafından reçete edilmektedir. Bilimsel çalışmalar ile depresyon tedavisine etkisi kanıtlanmış bitki sakinleştirici özelliği ile Avrupa kıtasında en çok satılan şifalı bitkiler arasında yer almaktadır. Sarı kantaron çayını hazırlamak için bir bardak kaynamış suya 1-2 çay kaşığı kuru sarı kantaron atıp 10 dakika demlenmesini bekleyin.

Sakinleştirici Bitki Çaylarının Yan Etkileri

Başta da söylediğimiz gibi özellikle beyinde salınan kimyasalları ve sinir sistemini etkileyen bitki çaylarının bazı yan etkileri olabilir ve herhangi bir rahatsızlık nedeniyle düzenli olarak kullandığınız ilaçlarla etkileşime geçebilir. Bundan korunmak için içtiğiniz çayın dozajını iyi belirlemeli ve ilaçlarla birlikte kullanımının yaratacağı etkiler hakkında doktorunuza danışmalısınız.


Farklı yan etkiler görülebilir ancak bu çayların aşırı tüketiminde görülen ortak yan etkiler arasında ağız kuruluğu, baş dönmesi, kabızlık, baş dönmesi ve kusma bulunmaktadır. Bu tip bitkilerle tedavi yöntemleri gebelik ve emzirme döneminde bulunan kadınlara tavsiye edilmez. Ayrıca reflü, mide ülseri gibi mide rahatsızlığı bulunanların bitkisel ürünleri doktora danışmadan kullanmaması gerekir.

Kekik Çayı Nasıl Hazırlanır?

Kekik Çayının Faydaları
Yaklaşık 350 farklı türü bulunan kekiğin bazı türleri bahçe ekimine uygundur ve tatlı bir kokuyla birlikte leylak rengi ya da pembe çiçekler açar.

Ancak bahçenizde kekik varsa arılara karşı hazırlıklı olmalısınız çünkü kekik nektarı arılar için çok çekicidir ve en lezzetli ballar kekik nektarı ile üretilir.

Kekik, mutfaklarda en çok sebze yemeklerini tatlandırmak için tercih edilmekle birlikte çorba, et ve balık içinde kullanılabilecek en uygun baharatlar arasında yer alıyor.

Antioksidan etkisi vardır
Öksürüğü alır
Hazımsızlığı giderir
Vücut için gerekli mineralleri içerir
Boğaz ağrısını alır
Ağız içi yaraları geçirir
Dişeti hastalıklarına iyi gelir
Antiseptiktir
Soğuk algınlığına iyi gelir
Gargara suyu olarak kullanılır
Şişkinliği ve gazı alır
Stresi azaltır ve iyi hissettirir
Romatizma ağrılarını hafifletir
Baş ağrısını geçirir

Kekik çayı hazırlamak için demliğe çayı içeceğiniz bardak kadar su koyun ve kaynatın. Suyu ateşin üzerinden aldıktan sonra 1 yemek kaşığı kurutulmuş kekik atın ve demliğin kapağı kapalı halde 10-15 dakika kadar demlenmesini bekleyin. Kekik yapraklarının suyun içine inmesi için metal çay poşeti tellerinden kullanabilirsiniz. Otun besin değerlerini kaybetmemesi için su kaynarken atmayın.

Kekiğin Sağlığa Faydaları

Kekik yağı, kekik suyu, kekik çayı ya da sadece yemeklerde baharat olarak kullanmak pek çok farklı sağlık sorununa karşı iyi geliyor. Örneğin ılımış kekik çayı paketlerini gözlerinizin üzerine koyarak kırmızılığı ve yorgunluğu geçirebilirsiniz.

Ayrıca kekik yağı açık yaraların tedavisinde antiseptik olarak kullanılabilir. Ağız için enfeksiyonlarının tedavisinde etkili bir bitkidir ve bu gibi sorunlara karşı ağız gargarası olarak kekik suyu kullanabilirsiniz. Özellikle mantar gibi cilt hastalıklarına karşı harici olarak kullanılır.

1 yemek kaşığı kurutulmuş kekik yaprağı (yaklaşık 2 gram) günde almanız gereken K vitamininin %54’ünü, C vitamininin %2’sini, A vitamininin %2’sini, demirin %17’sini, kalsiyumun %5’ini ve manganezin %10’unu tek başına karşılar. Ayrıca kekik için vücut için önemli E, B6 vitaminleri ile potasyum, fosfor, çinko ve bakır gibi mineraller bulunmaktadır.

Kekiğin Tarihi

Binlerce yıllık geçmişi olan kekiğin ilk kullanımı hakkında bilgiler Antik Yunan’a kadar gidiyor. Bu dönemde güzel kokusu sayesinde tapınaklarda tütsü olarak kullanılmış.

Cesaret ve hayranlıkla ilişkilendirilen bitki dönemin şövalye kostümlerine motif olarak işlenmiş. Sağlık alanında kullanımı ise 16 yüzyıldan itibaren başlamış. Bu yüzyılda kekik yağı ağız hijyeni için gargara suyu ve yaralar için antiseptik olarak kullanılmış. Yine eski Yunan ve Roma’da alkollü içeceklerin ve peynirin tatlandırılması için kullanıldığı biliniyor.

Kekik Nasıl Seçilir Ve Saklanır?

Taze kekik yaprakları üzerinde koyu renkli noktalar olmaz ve rengi sarıya çalmaz. Yapraklar canlı yeşil renkte ve taze görünmelidir. Bazı türlerinin taze yaprakları grimsi yeşildir.

Taze yaprakları az nemli bir havluya sararak buzdolabında saklayabilirsiniz. Kurutulmuş kekik ise karanlık, serin ve kuru bir ortamda, cam kavanozda 6 aya kadar dayanır.

Kekiğin Yan Etkileri

Tüm dünyada çeşitli formları yaygın olarak kullanılmasına karşın kekiğin (kekik yağı haricinde) belirgin bir yan etkisi gözlemlenmemiştir.

Gebelik ve emzirme dönemindeki yan etkileri hakkında bilimsel bir araştırma yoktur.Yine de risk almamak için böyle hassas dönemlerde kekik çayı ya da yağı kullanmadan önce doktorunuza danışmalısınız.


Kekik yağı dahili olarak kullanılmamalıdır. Yağın dahili olarak kullanımı baş dönmesi, kusma, mide bulantısı gibi rahatsızlıklara neden olabilir. Kekik yağının ayrıca tiroit bezlerinin normal çalışma düzenini bozduğu ile ilgili bazı çalışmalar bulunmaktadır.

Lavanta Çayının Faydaları



Akdeniz’in güneşli, taşlık ve dağlık bölgelerine özgü bir bitki olan lavanta günümüzde Güney Avrupa dışında Avustralya, Arap Yarımadası, Rusya, Afrika ve Amerika Birleşik Devletleri’nde yetiştirilmektedir. 60-100 santimetre yüksekliğe kadar uzayabilen bitki çok dallıdır ve yeşil yaprakları yukarı doğrudur.

Lavantaya güzel kokusunu mor, mavi-mor renkli çiçeklerinin içinde bulunan yağ verir. Lavanta kokulu ürünler bu yapraklardan elde edilen öz ile hazırlanmaktadır. Geleneksel olarak parfüm yapımında, bahçe bitkisi ve dekoratif amaçlı olarak kullanılan bitki en iyi gün boyu güneş gören ortamlarda yetişmektedir.

Uykusuzluğa iyi gelir
Sakinleştirici özelliği vardır
Kaygıyı giderir
Stresi azaltır
Şişkinliği alır
Kolik tedavisinde kullanılır
Depresyon belirtilerini hafifletir
Migren nedeniyle oluşan baş ağrısına iyi gelir
Soğuk algınlığının çabuk geçmesine yardımcı olur
Öksürüğü alır
Astım belirtilerini hafifletir
Solunum yollarını rahatlatır
Terlemeyi arttırır
Ateş düşürücüdür
Ağız kokusunu giderir
Kabızlık ve ishale iyi gelir
Toksinlerin vücuttan atılmasını sağlar
Bağışıklık sistemini güçlendirir


Lavanta Çayı Nasıl Hazırlanır?

2 bardaklık su kaynatın ve ateşin üzerinden alarak 2 çay kaşığı kurutulmuş lavanta koyun. Demliğin kapağını kapatıp 5-10 dakika kadar demlenmesini bekledikten sonra içebilirsiniz. Zaman içinde damak tadınıza göre sizin için en uygun olan lavanta miktarını ve demleme süresini belirleyebilirsiniz. Tatlandırmak için bal ve birkaç damla limon kullanabilirsiniz.

Lavantanın Sağlığa Faydaları

Lavanta çayı tarih boyunca sinirleri yatıştırmak, uyku bozukluklarının tedavisinde, romatizma ağrılarını hafifletmek için tüketilmiştir. Ancak lavanta sadece çay formunda değil yapraklarından elde edilen yağ ile kas ağrılarını hafifletmek, akne tedavisi, saç köklerini güçlendirmek gibi farklı kullanım alanlarına sahiptir.

Uyku getirmesi için halk arasında yastığa bir kaç damla lavanta yağı damlatmak oldukça popüler bir uygulamadır. Yine yağ olarak yanık ve açık yaraların temizlenmesinde kullanılır. Maden suyuna birkaç damla lavanta damlatıp güneşten yanmış cilde sürerek yumuşamasını sağlayabilirsiniz. Düzenli olarak lavanta yağıyla saç derisine masaj yapıldığında saç derisi yumuşar ve saç kökleri güçlenir.

Özellikle yaz aylarında sinek ve böcek sokmasından korunmak için bir miktar ayçiçek yağı içine bir kaç damla lavanta yağı damlatarak cildinize sürebilirsiniz.

Bitki uzmanları lavanta yağını mantar enfeksiyonları, açık yaralar, sivilce, egzama tedavisi için tavsiye etmektedir. Yağ bu tip cilt hastalıklarında yayılmayı engeller ve cildin sorunlu bölgesinde gözle görülür iyileşme sağlar.

Lavanta Tarihi

Lavanta yüzyıllardır farklı toplumlarda analjezik, anti bakteriyel, anti fungal, antidepresan, kas spazmlarını giderici, gaz giderici, yatıştırıcı ve uyku bozukluklarını düzenleyici bir şifalı bitki olarak kullanılmaktadır. Lavanta özü akne, egzama gibi cilt rahatsızlıklarının tedavisinde tarih boyunca kullanılmış. Eski Mısır mumyalama işleminde kullanılan bitki Hindistan ve Tibet’te psikolojik sorunların tedavisinde kullanılmış.

Lavanta Yan Etkileri

Lavanta gibi sağlığa faydaları kabul görmüş ancak kullanımı ve etkisi hakkında yeterli bilimsel çalışma bulunmayan bitkileri tüketirken genel sağlık koşullarınızı göz önüne almalı ve kullanım miktarını iyi belirlemelisiniz. Bu tip alternatif tedavi yöntemlerini kullanmaya başlamadan önce doktorunuza danışmak en doğru yol olacaktır.

Lavanta bazı insanlarda alerjik reaksiyona neden olabilir. Bulantı, kusma, baş ağrısı ve titreme gibi yan etkilere rastlanabilir. Cilt üzerinde topikal olarak kullanıldığında ciltte kızarıklıklara ve tahrişe neden olabilir.

Ağız yoluyla alındığında kabızlık, baş ağrısı ve iştah artışı gibi yan etkiler görülebilmektedir. Hamile ve emzirme dönemindeki kadınların lavanta çayı içmesi tavsiye edilmez.

Lavanta kullanımının modern ilaçlarla etkileşimi konusunda henüz bir araştırma bulunmamasına karşın yatıştırıcı etkisi olduğu bilinen lavantanın anti depresan ilaçların etkisini arttıracağı yönünde görüşler bulunmaktadır. Depresyon tedavisinde kullanılan ve kaygı giderici ilaçlar olan lorazepam (Ativan), diazepam (Valium) ve alprazolam (Xanax) ile birlikte kullanılması önerilmez.

Uykusuzluğa İyi Gelen Bitki Çayları



Hafif ve orta dereceli uykusuzluk problemleri, kasları rahatlatan ve sinirleri sakinleştiren bitkisel çaylar ile hafifletilebilir. Bu çaylar aynı zamanda daha kaliteli ve derin bir uyku sağlayarak gün içinde enerjinizin yüksek kalmasını sağlayabilir.

Sakinleştirici etkisi bulunan papatya, sarı kantaron, kediotu, şerbetçiotu gibi bitkilerden elde edilen çayları içerken dikkat edilmesi gereken nokta aşırıya kaçmamak ve özellikle depresyon, uyku ilaçları ile birlikte kullanmadan önce doktora danışmaktır.

Eğer bu çayları gereğinden fazla içerseniz gece uykunuz bölünebilir. Uykuya geçişi kolaylaştıran bitki çaylarını yatağa girmeden 1 saat önce içebilirsiniz.


Çarkıfelek Çayı

Sakinleştirici, kasları rahatlatıcı ve ağrıyı hafifletici özelliği bulunan çarkıfelek (Passiflora enkarne), sedatif ve analjezik özellikleri nedeniyle Aztekler tarafından kullanılmıştır. Bitki içerisinde bulunan “harmin” bileşeni “mutluluk ve iyi hissetme hali” yaratarak uykuya dalmayı zorlaştıran zihin karışıklığını ve düşünceleri ortadan kaldırır. Çarkıfelek bitkisinden elde edilen özler 2. Dünya Savaşı sırasında Alman ordusu tarafından “gerçeklik serumu” olarak kullanılmıştır. Aşırı tüketimi halsizliğe neden olabilir. Alkollü içecekler ve sinirleri yatıştıran (depresyon, kaygı ve uyku ilaçları gibi) ilaçlarla birlikte kullanılmamalıdır.

Kediotu Çayı

Kediotu çayı özellikle ağrı, adet sancısı, kaygı, sindirim sorunları, kramplar nedeniyle yaşanan uykusuzluk için kullanılabilir. Kas ağrılarını ve spazmlarını hafifletir, sindirim sistemini sakinleştirir ve kan basıncını düşürür. Bitki üzerine yapılan çalışmalar etkili bir uyku düzenleyici olduğu yönünde sonuçlara sahiptir. Uyku getiren ve sinirleri sakinleştiren diğer bitkilerde olduğu gibi kediotu çayı da merkezi sinir sistemini etkilediğinden her akşam kullanılmamalıdır. Bazı insanlarda heyecan duygusuna yol açarak uykuyu kaçırabilir.

Şerbetçiotu Çayı

Rahatlatıcı, uyku getiren ve antiseptik olan şerbetçiotu bitkisi gerginlik ve kaygı nedeniyle yaşanan uykusuzluk sorunu için kullanılabilir. Huzursuzluğu hafifletirken, hazımsızlığa iyi gelir ve baş ağrısını azaltır. Eşit miktarda papatya çayı ile karıştırılabilir. Depresyon hastalarına önerilmez ve hamilelik döneminde kullanılmaması gerekir.

Papatya Çayı

Uykusuzluk için ülkemizde en çok tüketilen çaylar arasında yer alan papatya çayı hazmı kolaylaştırır, kas spazmlarını hafifletir, ağrı kesici ve antiseptiktir. Hafif dereceli uyku sorunları için oldukça etkili olan papatya çayı eşit miktarda şerbetçiotu bitkisiyle karıştırılabilir.

Diğer Çaylar

Limon otu, oğul otu, kovanotu, acem otu olarak da bilinen melisa çayı sakinleştirici özelliği ile uykuya geçişi kolaylaştırır. Stres ve kaygıya bağlı uykusuzluk için yatmadan 1 saat önce tüketilebilir.

Antik Yunan zamanında orta dereceli depresyon tedavisinde kullanılan aslan kulağı bitkisinin sakinleştirici etkisi bulunmaktadır. Kan inceltici ilaç kullanıyorsanız aslan kulağı içmeden önce doktorunuza danışın. Bazen mide bulantısına yol açabilir.

Hafif ve orta dereceli depresyon tedavisinde kullanılan sarı kantaron çayı sakinleştiricidir ve kaygıyı azaltarak uyku kaçıran düşüncelerden kurtulmanıza yardımcı olabilir. İçinde bulunan “melatonin” adlı bileşen uyku kalitesini arttırır.

Önlemler

Bitkisel çayları tüketirken aynı ilaç kullanıyormuş gibi dikkatli olmak gerekir. Çünkü bitkiler, ilaçlar gibi vücutta bazı değişikliklere yol açmaktadır. Uykusuzluğa iyi gelen çaylar özelinde ise bu çayların merkezi sinir sistemini etkilediğini unutmamak gerekir. Bu çayları her akşam içmek ilerde daha ciddi uykusuzluk sorunlarına neden olabileceğinden kontrollü olarak içilmelidir. Gebelik ve emzirme döneminde bulunan kadınlarla düzenli olarak uyku, depresyon, tansiyon, şeker ve diğer rahatsızlıklar için ilaç kullananların doktora danışmadan bu çayları tüketmemesi gerekir.

Uykusuzluk İçin Diğer Öneriler

Yatağa girmeden 2-3 saat önce son yemeğinizi yiyin.
Kafeinli içeceklerden uzak durun. Yeşil çay gibi bazı çayların da kafein içerdiğini unutmayın.
Yatak odasında televizyon izlemeyin.
Her akşam aynı saatte yatağa girmeye çalışın ve sabahları aynı saatte kalkın.
Gün içinde uyumayın.
Uyarıcı ilaç kullananlar alternatifler için doktora danışmalıdır.
Yatak odasını karanlık ve serin tutun.
Gece saatlerinde çikolata gibi enerji veren atıştırmalıklar tüketmeyin.

Gündüz saatlerinde yapılan egzersizler gece uykuya geçişi kolaylaştırır.