Papatya Cayi faydalari

Yüzyıllardır uyku bozukluklarının tedavisinde, soğuk algınlığına ve mide rahatsızlıklarına karşı kullanılan papatya üzerine 20 yıldan bu yana yapılan araştırmalar geleneksel olarak kullanımının yararlarını bilimsel sonuçlarla destekliyor. Papatya bitkisinin bu kadar çok popülerlik kazanması modern tıpta üretilen pek çok ilacın içerisinde etken madde olarak kullanılmasını sağlıyor. ABD merkezli “Herb Research Foundation” kurumunun yaptığı açıklamaya göre dünya genelinde her gün 1 milyon bardak papatya çayı tüketilmekte.

Ülkemizde olduğu gibi pek çok yerde papatya dendiğinde anlaşılan Alman (German chamomile) papatyasıdır ve papatyanın sağlığa faydaları hakkında yapılan araştırmalar genellikle bu türe aittir. Alman papatyasından sonra en çok rastlanan diğer papatya türü ise Roma (Roman chamomile) papatyasıdır.

Uyku bozuklukları tedavisinde kullanılır
Romatizmal rahatsızlıklar için kullanılır
Deri döküntüsüne yol açan cilt hastalıklarının belirtilerini hafifletir
Yemeklerden sonra sindirime yardımcı olarak kullanılır
Gastrit ve ülseratif kolit tedavisinde kullanılır
Sabah bulantılarını hafifletir
Alerji belirtilerini azaltır
Stresi azaltır
Mide kasılmalarını engeller
Kaygıyı azaltır ve genel bir rahatlama sağlar
Bağırsak sorunlarını giderir
Bağırsak iltihaplanması tedavisinde yardımcı olarak kullanılır
Kasları gevşetir, krampları azaltır
Bağırsak hareketini arttırır
Diş eti hastalıklarını önler
Ağız iltihaplarını iyileştirir
Sakinleştirir
Karaciğeri çalıştırır
Adet dönemi kasılmalarını hafifletir
Sırt ve bel ağrılarını hafifletir
Bağışıklık sistemini güçlendirir
Boğaz ağrısını alır
Apse tedavisinde gargara suyu olarak kullanılır

Papatya Çayı Nasıl Hazırlanır?


İyi bir papatya çayı hazırlamak için 2-3 yemek kaşığı kurutulmuş papatya çiçeğinin üzerine yarım litre kaynamış su ekleyerek 3-5 dakika demlenmesini beklemeniz yeterli. Daha sonra papatyayı süzerek çayınızı içebilirsiniz. Tatlandırmak için bal ya da bir kaç damla limon ekleyebilirsiniz. Öğünler arası tüketmeniz tavsiye edilir.

Adaçayı Faydaları


Ada Çayı Akdeniz bölgesinde dağların tepelerinde yabani olarak yetişen şifalı bir bitkidir. Ada Çayı genellikle haziran ve temmuz aylarında çiçeklerini açar. Uzun yapraklı, kenarları tırtıklı tüylü ve beyazımsı bir renktedirler. Yaprakları kurutularak muhafıza edilir. Ada Çayının hafif ve tatlı bir lezzeti vardır ve vücudu rahatlatır düzene sokar. Birçok hastalığın önüne geçmek ve tedavi boyunca vücudu dış etkenlere karşı korumak adına genellikle Ada Çayı kullanılır.

Ada Çayının başlıca faydaları şunlardır;

Ada Çayı vücuda güç ve kuvvet verir hastalık sonucunda oluşan halsizliği giderir.
Mide ve bağırsaktaki gazların giderilmesini sağlar.
Ada çayı antiseptik etkisi sayesinde sindirim sisteminin düzenli çalışmasını sağlar.
Dişlere beyazlık verir ve diş etlerinin kuvvetlenmesini sağlar.
Mikrop, virüs ve mantar gibi vücuda zarar verecek etkenlerin oluşumunu engeller.
Soğuk algınlığı, nezle gibi hastalıklarda etki gösterir.
Ada Çayı Nasıl Kullanılır
Ada çayı, adından da anlaşılacağı üzere çay gibi demlenerek hazırlanır. 1 bardak sıcak suyun içine 1 tatlı kaşığı ince kıyılmış ve kurulmuş ada çayı konularak hazırlanılır. Ada Çayı su ile birlikte kaynatılmamalıdır, 2 dk dan fazla kaynatıldığı taktirde yararlı ve bitkisel olan ada çayı, zararlı hale gelebilir. Sıcak kaynatılmış suyun içine konularak 5-6 dk demlenmesi tavsiye edilir. Daha sonra süzülür ve hazır hale gelir. Günde 2-3 bardak içilmesi daha etkili olacaktır.

Uyarı: Ada Çayı fazla kullanıldığında tansiyon yükselebilir. Gebelik süresince ve emziren annelere tavsiye edilmez. Günde 3 fincandan fazla içilmemelidir.



Kolesterol, Tansiyon ve Kan Sekeri Kontrolunun Yollari

Dr. Mehmet Öz, kolesterolünüzü, tansiyonunuzu ve kan şekeri seviyenizi dengede tutmanın yollarını anlatıyor…

Yiyeceklerin yerine başkalarını koyarak beslenmenizde yapacağınız küçük değişikliklerin sağlığınız konusunda büyük getirileri olabilir.

Yüksek kolesterol, kalp damar hastalıkları için büyük bir risk faktörüdür. İyi kolesterolünüz (HDL) 50 veya üzeri olmalıdır. Kötü kolesterol (LDL) ise 100′ün altında olmalıdır.

Eğer kolesterol değerleriniz bu değerlerle uyuşmuyorsa bir sağlık uzmanıyla, kötü kolesterolünüzü düşürmenin ve iyi kolesterolünüzü yükseltmenin yollarını konuşun. Kolesterolünüz için tehlike oluşturan bu 3 yiyeceği diyetinizden çıkarın ve değerlerinizin değişip değişmediğine bakın…

Kolestrolünüzü nasıl düşürebilirsiniz?

-Tereyağı

Onun yerine: Muz püresi

Muz püresi pişirme sırasında tereyağı yerine geçebilir. Bir çay kaşığı tereyağında 30 mg kolesterol bulunur. Muz püresinde ise 0…

-Dondurma

Onun yerine: Dondurulmuş süzme yoğurt

Yarım kap dondurmada 90 mg kolesterol bulunur. Bunun yerine %2 yağ içeren donmuş süzme yoğurt kullanın. Hem istediğiniz yoğun ve kremamsı kıvamı elde etmiş hem de bu sağlıklı seçimi yaparak yalnızca 10 mg kolesterol tüketmiş olacaksınız.

-Mayonez

Onun Yerine: Avokado Dilimleri

Mayonez, sevdiğiniz birçok yiyecekte bulunabilir ancak 5 mg kolesterolü göz önünde bulundurarak daha sağlıklı bir alternatif düşünün: avokado dilimleri… En sevdiğiniz sandviçin içine koymayı deneyin. Hepsi 0 mg kolesterol…

Tansiyonunuzu nasıl düşürebilirsiniz?

Yüksek tansiyon, kalp damar hastalıkları, kronik böbrek hastalığı, felç gibi aniden oluşan hastalıklara neden olabilir. Tuz kullanımınızı azaltarak tansiyonunuzu doğal yoldan kontrol altına alın. Sodyum gerekli bir besin olabilir ancak fazla alındığında çok zararlı olabilir.

-Tuz

Onun Yerine: Sarımsak ve Baharat Karışımları

Yemeğinize fazla fazla tuz dökmek zararlı olabilir. ¼ çay kaşığı tuzda 600 mg’dan fazla sodyum vardır. (Günlük önerilen doz 2300 mg’dır). Bunun yerine sarımsak ve bitkileri kullanın. Aynı ölçüde bulunan sodyum miktarı ise 0 mg…

-Soya Sosu

Onu Yerine: Kırmızı Pul Biberli Balzamik Sirke

Yalnızca 1 yemek kaşığı soya sosunda yaklaşık 920 mg sodyum vardır! Ona benzer asidik bir tat için 1 yemek kaşığı balzamik sirkeyle, kırmızı pul biberi karıştırmayı deneyin. Bu seçenekle yemeğinize yalnızca 4 mg. Sodyum eklemiş olursunuz.

-Galeta Unu

Onun Yerine: Tam Buğday Ekmeği Parçaları

Galeta unu yanıltıcı bir şekilde fazla tuza sahiptir. ¼ bardakta 470 mg’a kadar bulunabilir. Bunun yerine, tam buğday ekmeği kırıntılarını deneyin. Aynı ölçüde yalnızca 32 mg sodyum bulunur.

Kan Şekerinizi nasıl düşürebilirsiniz?

Açlık kan şekerinizi ölçmek körlüğe, kalp hastalıklarına, böbrek yetmezliğine, sinir problemlerine ve zayıf bağışıklık sistemine neden olabilecek bir kronik hastalık olan diyabet riskinizi belirler. 100′ün üzerindeki açlık kan şekeri değeri prediyabet (gizli şeker) olarak kabul edilir ve tedavi yöntemleri için bir doktora başvurulması gerekir. Diyet yapmak kan şekerinizi düzenleyebilir.

-Şeker

Onun Yerine: Stevia

Bir çay kaşığı şeker, 4 gramlık porsiyonla eş değerdir. Doğal bir tatlandırıcı olan steviayı deneyin. Stevia, şekerden 15 kat daha tatlıdır ancak şeker komasına neden olmaz. Çok tatlı olduğundan muhtemelen yarısı kadarını kullanacaksınız.

-Salça

Onun Yerine: Konservelenmiş Bütün Domates

Birçok hazır domates salçasında fazla oranda şeker vardır. Bu oran bir bardak ölçüde 14 grama kadar çıkabilir. Bunun yerine, ezilmiş bütün domates konserveleri kullanarak kendi sosunuzu hazırlayabilirsiniz. Bir bardak ölçüde 6 gram şeker vardır.

-Barbekü Sosu

Onun Yerine: Arpa Sirkesi


Barbekü sos ve ketçap gibi diğer soslarda fazla miktarda şeker bulunur. Yalnızca iki yemek kaşığı barbekü sosunda 22 gram şeker vardır. Aynı keskin tadı elde edebilmek için şeker barındırmayan arpa sirkesini deneyin.

Sakinleştirici Bitki Çayları


Eğer stres, kaygı ve uykusuzluktan şikayetçiyseniz terapi, ilaç tedavisi ve bazı meditasyon tekniklerini denemiş olabilirsiniz. Bu tip tedaviler sorununuz için bir çözüm olabilir ve bunlara ek olarak sakinleştirici bitki çaylarını deneyebilirsiniz. Burada dikkat edilmesi gereken nokta eğer sinirlerinizi yatıştırmak için düzenli olarak ilaç kullanıyorsanız sakinleştirici bitki çayı içmeye başlamadan önce kullandığınız ilaçlarla olabilecek olası etkileşimleri hakkında doktorunuzdan bilgi almanız.

Papatya Çayı

Papatya yüzyıllardır anti bakteriyel ve kas spazmlarını hafifletici özellikleri ile pek çok kültürde tedavi amaçlı kullanılmakta. Ayrıca mantar enfeksiyonu gibi cilt hastalıklarının tedavisinde yaygın olarak tavsiye edilen şifalı bir bitki. Papatya çayı ülkemizde de sakinleştirici etkisi ile stresi azaltmak, uykuya geçişi kolaylaştırmak için kullanılıyor.

Papatya çayını çeşitli markalarda paketlenmiş poşet çay olarak bulabilirsiniz. Kendiniz hazırlamak isterseniz aktarlarda ya da marketlerde bulabileceğiniz kurutulmuş papatyadan 2 yemek kaşığı önceden kaynamış suya atarak 10 dakika kadar demlenmesini bekleyebilirsiniz. Tatlandırmak içinse bal kullanabilirsiniz. Çayı içtikten sonra sinirlerinizin gevşediğini ve rahatladığınızı hissedeceksiniz.

Kediotu Kökü Çayı

Sakinleştirici bitki çayları arasında en etkili olanlarından biri de kediotu çayıdır. Uykuyu teşvik eden, stresi ve kaygıyı azaltan bitki geleneksel olarak kullanılmaktadır. Alprazolam ve diazepram gibi bazı reçeteli anti-anksiyete ilaçlarıyla benzer etkiyi yaratarak beyinde gama amino butirik asit (GABA) miktarını arttırır. Kediotu çayı hazırlamak için bir demlik kaynar suya 1-2 çay kaşığı kuru kediotu kökü atın ve 10 dakika demleyin. Çay dışında bitkinin kapsüllerini ve yağını piyasada bulabilirsiniz. Kediotu kökü çayı 1-2 saat sonra etkisini göstermeye başlar ve sinirlerinizi yatıştırır.



Çarkıfelek Çayı

İngilizcesi “passionflower” olan çarkıfelek bitkisi ile hazırlanan çaylar iyi bir sakinleştirici, stres alıcı ve kaygı giderici olarak kullanılabilir. Etkileri kediotu kökü çayı kadar yoğun olmamakla birlikte orta dereceli stresi hafifletmek için idealdir. Çayı hazırlamak için 2 bardaklık kaynar su bulunan demliğe 2 çay kaşığı kuru çarkıfelek atıp 10-15 dakika demlenmesini beklemeniz yeterli olacaktır. Günde 2-3 bardak içebilirsiniz.

Melisa Çayı

Depresyon ve kaygı tedavisinde yardımcı olarak kullanılan melisa çayı günde 2-3 bardak tüketilebilir. Bir bardak melisa çayı hazırlamak için bir fincanlık kaynar suya 2 çay kaşığı kuru melisa atıp 15 dakika demleyin. Süzdükten sonra balla tatlandırarak içebilirsiniz. Eğer kurutulmuş melisa bulamadıysanız aktarlarda bulabileceğiniz melisa tentüründen günde 10-15 damla kullanabilirsiniz.

Sarı Kantaron Çayı

Avrupa başta olmak üzere pek çok kültürde kaygı ve stres azaltıcı olarak uzunca süredir kullanılan sarı kantaron günümüzde modern tıpta orta dereceli depresyon tedavisinde uzmanlar tarafından reçete edilmektedir. Bilimsel çalışmalar ile depresyon tedavisine etkisi kanıtlanmış bitki sakinleştirici özelliği ile Avrupa kıtasında en çok satılan şifalı bitkiler arasında yer almaktadır. Sarı kantaron çayını hazırlamak için bir bardak kaynamış suya 1-2 çay kaşığı kuru sarı kantaron atıp 10 dakika demlenmesini bekleyin.

Sakinleştirici Bitki Çaylarının Yan Etkileri

Başta da söylediğimiz gibi özellikle beyinde salınan kimyasalları ve sinir sistemini etkileyen bitki çaylarının bazı yan etkileri olabilir ve herhangi bir rahatsızlık nedeniyle düzenli olarak kullandığınız ilaçlarla etkileşime geçebilir. Bundan korunmak için içtiğiniz çayın dozajını iyi belirlemeli ve ilaçlarla birlikte kullanımının yaratacağı etkiler hakkında doktorunuza danışmalısınız.


Farklı yan etkiler görülebilir ancak bu çayların aşırı tüketiminde görülen ortak yan etkiler arasında ağız kuruluğu, baş dönmesi, kabızlık, baş dönmesi ve kusma bulunmaktadır. Bu tip bitkilerle tedavi yöntemleri gebelik ve emzirme döneminde bulunan kadınlara tavsiye edilmez. Ayrıca reflü, mide ülseri gibi mide rahatsızlığı bulunanların bitkisel ürünleri doktora danışmadan kullanmaması gerekir.

Kekik Çayı Nasıl Hazırlanır?

Kekik Çayının Faydaları
Yaklaşık 350 farklı türü bulunan kekiğin bazı türleri bahçe ekimine uygundur ve tatlı bir kokuyla birlikte leylak rengi ya da pembe çiçekler açar.

Ancak bahçenizde kekik varsa arılara karşı hazırlıklı olmalısınız çünkü kekik nektarı arılar için çok çekicidir ve en lezzetli ballar kekik nektarı ile üretilir.

Kekik, mutfaklarda en çok sebze yemeklerini tatlandırmak için tercih edilmekle birlikte çorba, et ve balık içinde kullanılabilecek en uygun baharatlar arasında yer alıyor.

Antioksidan etkisi vardır
Öksürüğü alır
Hazımsızlığı giderir
Vücut için gerekli mineralleri içerir
Boğaz ağrısını alır
Ağız içi yaraları geçirir
Dişeti hastalıklarına iyi gelir
Antiseptiktir
Soğuk algınlığına iyi gelir
Gargara suyu olarak kullanılır
Şişkinliği ve gazı alır
Stresi azaltır ve iyi hissettirir
Romatizma ağrılarını hafifletir
Baş ağrısını geçirir

Kekik çayı hazırlamak için demliğe çayı içeceğiniz bardak kadar su koyun ve kaynatın. Suyu ateşin üzerinden aldıktan sonra 1 yemek kaşığı kurutulmuş kekik atın ve demliğin kapağı kapalı halde 10-15 dakika kadar demlenmesini bekleyin. Kekik yapraklarının suyun içine inmesi için metal çay poşeti tellerinden kullanabilirsiniz. Otun besin değerlerini kaybetmemesi için su kaynarken atmayın.

Kekiğin Sağlığa Faydaları

Kekik yağı, kekik suyu, kekik çayı ya da sadece yemeklerde baharat olarak kullanmak pek çok farklı sağlık sorununa karşı iyi geliyor. Örneğin ılımış kekik çayı paketlerini gözlerinizin üzerine koyarak kırmızılığı ve yorgunluğu geçirebilirsiniz.

Ayrıca kekik yağı açık yaraların tedavisinde antiseptik olarak kullanılabilir. Ağız için enfeksiyonlarının tedavisinde etkili bir bitkidir ve bu gibi sorunlara karşı ağız gargarası olarak kekik suyu kullanabilirsiniz. Özellikle mantar gibi cilt hastalıklarına karşı harici olarak kullanılır.

1 yemek kaşığı kurutulmuş kekik yaprağı (yaklaşık 2 gram) günde almanız gereken K vitamininin %54’ünü, C vitamininin %2’sini, A vitamininin %2’sini, demirin %17’sini, kalsiyumun %5’ini ve manganezin %10’unu tek başına karşılar. Ayrıca kekik için vücut için önemli E, B6 vitaminleri ile potasyum, fosfor, çinko ve bakır gibi mineraller bulunmaktadır.

Kekiğin Tarihi

Binlerce yıllık geçmişi olan kekiğin ilk kullanımı hakkında bilgiler Antik Yunan’a kadar gidiyor. Bu dönemde güzel kokusu sayesinde tapınaklarda tütsü olarak kullanılmış.

Cesaret ve hayranlıkla ilişkilendirilen bitki dönemin şövalye kostümlerine motif olarak işlenmiş. Sağlık alanında kullanımı ise 16 yüzyıldan itibaren başlamış. Bu yüzyılda kekik yağı ağız hijyeni için gargara suyu ve yaralar için antiseptik olarak kullanılmış. Yine eski Yunan ve Roma’da alkollü içeceklerin ve peynirin tatlandırılması için kullanıldığı biliniyor.

Kekik Nasıl Seçilir Ve Saklanır?

Taze kekik yaprakları üzerinde koyu renkli noktalar olmaz ve rengi sarıya çalmaz. Yapraklar canlı yeşil renkte ve taze görünmelidir. Bazı türlerinin taze yaprakları grimsi yeşildir.

Taze yaprakları az nemli bir havluya sararak buzdolabında saklayabilirsiniz. Kurutulmuş kekik ise karanlık, serin ve kuru bir ortamda, cam kavanozda 6 aya kadar dayanır.

Kekiğin Yan Etkileri

Tüm dünyada çeşitli formları yaygın olarak kullanılmasına karşın kekiğin (kekik yağı haricinde) belirgin bir yan etkisi gözlemlenmemiştir.

Gebelik ve emzirme dönemindeki yan etkileri hakkında bilimsel bir araştırma yoktur.Yine de risk almamak için böyle hassas dönemlerde kekik çayı ya da yağı kullanmadan önce doktorunuza danışmalısınız.


Kekik yağı dahili olarak kullanılmamalıdır. Yağın dahili olarak kullanımı baş dönmesi, kusma, mide bulantısı gibi rahatsızlıklara neden olabilir. Kekik yağının ayrıca tiroit bezlerinin normal çalışma düzenini bozduğu ile ilgili bazı çalışmalar bulunmaktadır.

Lavanta Çayının Faydaları



Akdeniz’in güneşli, taşlık ve dağlık bölgelerine özgü bir bitki olan lavanta günümüzde Güney Avrupa dışında Avustralya, Arap Yarımadası, Rusya, Afrika ve Amerika Birleşik Devletleri’nde yetiştirilmektedir. 60-100 santimetre yüksekliğe kadar uzayabilen bitki çok dallıdır ve yeşil yaprakları yukarı doğrudur.

Lavantaya güzel kokusunu mor, mavi-mor renkli çiçeklerinin içinde bulunan yağ verir. Lavanta kokulu ürünler bu yapraklardan elde edilen öz ile hazırlanmaktadır. Geleneksel olarak parfüm yapımında, bahçe bitkisi ve dekoratif amaçlı olarak kullanılan bitki en iyi gün boyu güneş gören ortamlarda yetişmektedir.

Uykusuzluğa iyi gelir
Sakinleştirici özelliği vardır
Kaygıyı giderir
Stresi azaltır
Şişkinliği alır
Kolik tedavisinde kullanılır
Depresyon belirtilerini hafifletir
Migren nedeniyle oluşan baş ağrısına iyi gelir
Soğuk algınlığının çabuk geçmesine yardımcı olur
Öksürüğü alır
Astım belirtilerini hafifletir
Solunum yollarını rahatlatır
Terlemeyi arttırır
Ateş düşürücüdür
Ağız kokusunu giderir
Kabızlık ve ishale iyi gelir
Toksinlerin vücuttan atılmasını sağlar
Bağışıklık sistemini güçlendirir


Lavanta Çayı Nasıl Hazırlanır?

2 bardaklık su kaynatın ve ateşin üzerinden alarak 2 çay kaşığı kurutulmuş lavanta koyun. Demliğin kapağını kapatıp 5-10 dakika kadar demlenmesini bekledikten sonra içebilirsiniz. Zaman içinde damak tadınıza göre sizin için en uygun olan lavanta miktarını ve demleme süresini belirleyebilirsiniz. Tatlandırmak için bal ve birkaç damla limon kullanabilirsiniz.

Lavantanın Sağlığa Faydaları

Lavanta çayı tarih boyunca sinirleri yatıştırmak, uyku bozukluklarının tedavisinde, romatizma ağrılarını hafifletmek için tüketilmiştir. Ancak lavanta sadece çay formunda değil yapraklarından elde edilen yağ ile kas ağrılarını hafifletmek, akne tedavisi, saç köklerini güçlendirmek gibi farklı kullanım alanlarına sahiptir.

Uyku getirmesi için halk arasında yastığa bir kaç damla lavanta yağı damlatmak oldukça popüler bir uygulamadır. Yine yağ olarak yanık ve açık yaraların temizlenmesinde kullanılır. Maden suyuna birkaç damla lavanta damlatıp güneşten yanmış cilde sürerek yumuşamasını sağlayabilirsiniz. Düzenli olarak lavanta yağıyla saç derisine masaj yapıldığında saç derisi yumuşar ve saç kökleri güçlenir.

Özellikle yaz aylarında sinek ve böcek sokmasından korunmak için bir miktar ayçiçek yağı içine bir kaç damla lavanta yağı damlatarak cildinize sürebilirsiniz.

Bitki uzmanları lavanta yağını mantar enfeksiyonları, açık yaralar, sivilce, egzama tedavisi için tavsiye etmektedir. Yağ bu tip cilt hastalıklarında yayılmayı engeller ve cildin sorunlu bölgesinde gözle görülür iyileşme sağlar.

Lavanta Tarihi

Lavanta yüzyıllardır farklı toplumlarda analjezik, anti bakteriyel, anti fungal, antidepresan, kas spazmlarını giderici, gaz giderici, yatıştırıcı ve uyku bozukluklarını düzenleyici bir şifalı bitki olarak kullanılmaktadır. Lavanta özü akne, egzama gibi cilt rahatsızlıklarının tedavisinde tarih boyunca kullanılmış. Eski Mısır mumyalama işleminde kullanılan bitki Hindistan ve Tibet’te psikolojik sorunların tedavisinde kullanılmış.

Lavanta Yan Etkileri

Lavanta gibi sağlığa faydaları kabul görmüş ancak kullanımı ve etkisi hakkında yeterli bilimsel çalışma bulunmayan bitkileri tüketirken genel sağlık koşullarınızı göz önüne almalı ve kullanım miktarını iyi belirlemelisiniz. Bu tip alternatif tedavi yöntemlerini kullanmaya başlamadan önce doktorunuza danışmak en doğru yol olacaktır.

Lavanta bazı insanlarda alerjik reaksiyona neden olabilir. Bulantı, kusma, baş ağrısı ve titreme gibi yan etkilere rastlanabilir. Cilt üzerinde topikal olarak kullanıldığında ciltte kızarıklıklara ve tahrişe neden olabilir.

Ağız yoluyla alındığında kabızlık, baş ağrısı ve iştah artışı gibi yan etkiler görülebilmektedir. Hamile ve emzirme dönemindeki kadınların lavanta çayı içmesi tavsiye edilmez.

Lavanta kullanımının modern ilaçlarla etkileşimi konusunda henüz bir araştırma bulunmamasına karşın yatıştırıcı etkisi olduğu bilinen lavantanın anti depresan ilaçların etkisini arttıracağı yönünde görüşler bulunmaktadır. Depresyon tedavisinde kullanılan ve kaygı giderici ilaçlar olan lorazepam (Ativan), diazepam (Valium) ve alprazolam (Xanax) ile birlikte kullanılması önerilmez.

Uykusuzluğa İyi Gelen Bitki Çayları



Hafif ve orta dereceli uykusuzluk problemleri, kasları rahatlatan ve sinirleri sakinleştiren bitkisel çaylar ile hafifletilebilir. Bu çaylar aynı zamanda daha kaliteli ve derin bir uyku sağlayarak gün içinde enerjinizin yüksek kalmasını sağlayabilir.

Sakinleştirici etkisi bulunan papatya, sarı kantaron, kediotu, şerbetçiotu gibi bitkilerden elde edilen çayları içerken dikkat edilmesi gereken nokta aşırıya kaçmamak ve özellikle depresyon, uyku ilaçları ile birlikte kullanmadan önce doktora danışmaktır.

Eğer bu çayları gereğinden fazla içerseniz gece uykunuz bölünebilir. Uykuya geçişi kolaylaştıran bitki çaylarını yatağa girmeden 1 saat önce içebilirsiniz.


Çarkıfelek Çayı

Sakinleştirici, kasları rahatlatıcı ve ağrıyı hafifletici özelliği bulunan çarkıfelek (Passiflora enkarne), sedatif ve analjezik özellikleri nedeniyle Aztekler tarafından kullanılmıştır. Bitki içerisinde bulunan “harmin” bileşeni “mutluluk ve iyi hissetme hali” yaratarak uykuya dalmayı zorlaştıran zihin karışıklığını ve düşünceleri ortadan kaldırır. Çarkıfelek bitkisinden elde edilen özler 2. Dünya Savaşı sırasında Alman ordusu tarafından “gerçeklik serumu” olarak kullanılmıştır. Aşırı tüketimi halsizliğe neden olabilir. Alkollü içecekler ve sinirleri yatıştıran (depresyon, kaygı ve uyku ilaçları gibi) ilaçlarla birlikte kullanılmamalıdır.

Kediotu Çayı

Kediotu çayı özellikle ağrı, adet sancısı, kaygı, sindirim sorunları, kramplar nedeniyle yaşanan uykusuzluk için kullanılabilir. Kas ağrılarını ve spazmlarını hafifletir, sindirim sistemini sakinleştirir ve kan basıncını düşürür. Bitki üzerine yapılan çalışmalar etkili bir uyku düzenleyici olduğu yönünde sonuçlara sahiptir. Uyku getiren ve sinirleri sakinleştiren diğer bitkilerde olduğu gibi kediotu çayı da merkezi sinir sistemini etkilediğinden her akşam kullanılmamalıdır. Bazı insanlarda heyecan duygusuna yol açarak uykuyu kaçırabilir.

Şerbetçiotu Çayı

Rahatlatıcı, uyku getiren ve antiseptik olan şerbetçiotu bitkisi gerginlik ve kaygı nedeniyle yaşanan uykusuzluk sorunu için kullanılabilir. Huzursuzluğu hafifletirken, hazımsızlığa iyi gelir ve baş ağrısını azaltır. Eşit miktarda papatya çayı ile karıştırılabilir. Depresyon hastalarına önerilmez ve hamilelik döneminde kullanılmaması gerekir.

Papatya Çayı

Uykusuzluk için ülkemizde en çok tüketilen çaylar arasında yer alan papatya çayı hazmı kolaylaştırır, kas spazmlarını hafifletir, ağrı kesici ve antiseptiktir. Hafif dereceli uyku sorunları için oldukça etkili olan papatya çayı eşit miktarda şerbetçiotu bitkisiyle karıştırılabilir.

Diğer Çaylar

Limon otu, oğul otu, kovanotu, acem otu olarak da bilinen melisa çayı sakinleştirici özelliği ile uykuya geçişi kolaylaştırır. Stres ve kaygıya bağlı uykusuzluk için yatmadan 1 saat önce tüketilebilir.

Antik Yunan zamanında orta dereceli depresyon tedavisinde kullanılan aslan kulağı bitkisinin sakinleştirici etkisi bulunmaktadır. Kan inceltici ilaç kullanıyorsanız aslan kulağı içmeden önce doktorunuza danışın. Bazen mide bulantısına yol açabilir.

Hafif ve orta dereceli depresyon tedavisinde kullanılan sarı kantaron çayı sakinleştiricidir ve kaygıyı azaltarak uyku kaçıran düşüncelerden kurtulmanıza yardımcı olabilir. İçinde bulunan “melatonin” adlı bileşen uyku kalitesini arttırır.

Önlemler

Bitkisel çayları tüketirken aynı ilaç kullanıyormuş gibi dikkatli olmak gerekir. Çünkü bitkiler, ilaçlar gibi vücutta bazı değişikliklere yol açmaktadır. Uykusuzluğa iyi gelen çaylar özelinde ise bu çayların merkezi sinir sistemini etkilediğini unutmamak gerekir. Bu çayları her akşam içmek ilerde daha ciddi uykusuzluk sorunlarına neden olabileceğinden kontrollü olarak içilmelidir. Gebelik ve emzirme döneminde bulunan kadınlarla düzenli olarak uyku, depresyon, tansiyon, şeker ve diğer rahatsızlıklar için ilaç kullananların doktora danışmadan bu çayları tüketmemesi gerekir.

Uykusuzluk İçin Diğer Öneriler

Yatağa girmeden 2-3 saat önce son yemeğinizi yiyin.
Kafeinli içeceklerden uzak durun. Yeşil çay gibi bazı çayların da kafein içerdiğini unutmayın.
Yatak odasında televizyon izlemeyin.
Her akşam aynı saatte yatağa girmeye çalışın ve sabahları aynı saatte kalkın.
Gün içinde uyumayın.
Uyarıcı ilaç kullananlar alternatifler için doktora danışmalıdır.
Yatak odasını karanlık ve serin tutun.
Gece saatlerinde çikolata gibi enerji veren atıştırmalıklar tüketmeyin.

Gündüz saatlerinde yapılan egzersizler gece uykuya geçişi kolaylaştırır.

Kiraz Sapı Çayının Faydaları

Bitkisel mucize kiraz sapı, birçok hastalığın tedavisine yardımcı oluyor.
İdrar söktürücü özelliği ile böbreklerin dostu olan kiraz sapı ile hazırlanan çay da metabolizmayı hızlandırır ve vücuttaki ödemin atılmasında oldukça yüksek etki sağlar. Sistite faydası herkesçe bilinen bir gerçek, ayrıca zayıflama kürleri bayanların tercihleri arasında.

Kiraz Böbrek Dostu
Zayıflamaya dolaylı olarak olumlu etki eden kiraz, ürik asit ve ürat tuzlarının
vücuttan atılmasını sağladığı için romatizma ve gut hastalıkları, eklem kireçlenmesi
ve damar sertliğinin tedavisinde de kullanılmaktadır. Yapısında bulunan kinik asitle böbreklerin taş ve kum üretmesini engellediği ve varsa döktüğü, safra kesesi taşlarının dökülmesine de yardımcı olduğu bilinmektedir.

Kiraz Sapı Çayı Demlenmesi
Kiraz sapının idrar arttırıcı, ödem ve toksin atıcı özelliklerinden faydalanmak istiyorsanız kiraz saplarını çöpe atmak yerine kurutup saklayın. Verdiğimiz tariflerden birini uygulayarak bu kiraz saplarından kendinize çay yapın ve zayıflarken vücudunuzdan da zehirli toksik maddeleri atın!


Kiraz Sapı Çayı Tarifi – 1

Kirazların saplarının direkt güneş ışığı almayacak şekilde kurutun. 1 litre suya 25-30 adet kiraz sapı atın ve kısık ateşte ağzı kapalı olacak şekilde 7 dakika kaynatın. Soğumasını beklemeden süzün ve ılıyınca içine birkaç damla limon damlatın. Hazırladığınız çayı bir cam şişeye doldurarak buzdolabında saklayın.

Yemeklerden yarım saat önce veya 2 saat sonra 1 su bardağı için. 1 hafta uyguladıktan sonra 3 gün ara verip tekrar 1 hafta uygulayın ve kürü sonlandırın.

Hazırladığınız bu kiraz sapı çayı, buzdolabında 2-3 gün bekleyebilir. İstendiği takdirde kür, 3 ayda bir tekrarlanabilir.

Kiraz Sapı Çayı Tarifi – 2
20-30 gram kurutulmuş mısır püskülü ile 15-20 adet kiraz sapını 1 litre suda 10 dakika kaynatın. Hazırladığınız çayı bir cam şişeye doldurarak buzdolabında saklayın.

Yemeklerden yarım saat önce veya 2 saat sonra için. Günde 3 fincan çay yeterlidir. Bu çay, böbrekleri çalıştırarak idrar söktürücü etki gösterecektir.

Kiraz Sapı Çayı Tarifi – 3
50 adet kiraz çöpü
50 gr rezene
30 gr sinameki
25 gr çörekotu
15 gr mısır püskülü
Bu malzemeleri 1 litre suda 10 dakika kaynatın. Soğumasını beklemeden süzün ve ılıyınca içine birkaç damla limon damlatın. Hazırladığınız çayı bir cam şişeye doldurarak buzdolabında saklayın.

Yemeklerden yarım saat önce veya 2 saat sonra 1 su bardağı için. Bu çay, böbrekleri çalıştırarak idrar söktürücü etki gösterir ve zayıflamaya yardımcı olur.


Kiraz Sapı Çayı Tarifi – 4
1-2 adet avakado yaprağı

50 gr rezene

1 çay kaşığı yeşil çay

1 çay kaşığı rezene tohumu

Küçük bir tutam mısır püskülü

Küçük bir tutam kiraz



Bu malzemeleri 1 su bardağı suda 1-2 dakika kaynatın ve hafifçe fokurdatıktan sonra 3-4 dakika demlemeye bırakın.

Şeker veya tatlandıcı eklemeden çok ince bir dilim limon koyarak için.

Kiraz Sapı Çayı Tarifi – 5
1 tutam kiraz sapı
50 gr rezene
1 çay bardağı dolusu taze vişne, böğürtlen veya kızılcık
Bu malzemeleri 3 su bardağı suda 5 dakika kaynatın ve soğutun.

Sabahları aç karnına 1 çay bardağı için. Bu çay vücudunuzdaki ödemi atacaktır. İki hafta kadar sonra vücudunuzdaki şişkinliğin azaldığını ve kilo vermeye başladığınızı farkedeceksiniz.

Kiraz Sapı Banyosu (Vücut ve ayaklar için)
Bu tarifimiz şişkin gözler ve yorgun ayaklar için…

4 tutam kiraz sapını 3 litre suda 10 dakika kaynatın. Kaynama bitiminde içine 20 gram çubuk tarçın tanesi ve 5 gram ıhlamur (15-20 yaprak) ilave edin. Hazırladığınız bu karışımla yapacağınız banyo, cildinize nefes aldıracak.

Bir kaba bu karışımdan koyun ve içinde ayaklarınızı 20 dakika kadar bekletin. Ağrılarınızdan kurtulduğunuzu ve ayaklarınızın güzelleştiğini farkedeceksiniz.

Limonlu Su İçmenin Faydaları

Limonun sağlığımıza olan faydaları yüzyıllardır bilinmektedir. Güçlü bir antibakteriyel ve antiviral olması ve bağışıklık sistemimizin çalışmasını tetiklemesi en bilinen özellikleri arasındadır. Limon suyu bir sindirim kolaylaştırıcı olduğundan kilo vermek için kullanılır ve ayrıca karaciğeri arındırır.

Limon diğer pek çok maddenin yanısıra sitrik asit, kalsiyum, magnezyum, C vitamini, biyoflavanoid, pektin ve bağışıklık sistemini güçlendirip enfeksiyonlarla savaşan limonen içerir. Şimdi size her sabah limonlu ılık su içmenin faydalarından bahsedeceğiz.

Limonlu Ilık Su Nasıl Hazırlanır?
Temiz su kullanmalısınız. Su ılık olmalı, kaynamamalı. Soğuk su yerine ılık su kullanmalısınız çünkü bedeninizin soğuk suyu işlemesi hem daha uzun sürecektir hem de daha çok enerji gerektirecektir.

Her zaman taze limon kullanın, mümkünse organik olanları tercih edin. Bu tarif için asla şişelenmiş limon suyu kullanmayın. Bir bardak ılık suyun içine yarım limonun suyunu sıkın ve sabahları aç karınla bunu için.

Ilık Suyun Yararları
1. Sindiriminize Yardımcı Olur
Limon suyu istenmeyen maddelerin ve toksinlerin vücuttan atılmasına yardımcı olur. Tükürük ve mide sularının klorik asidine benzeyen atomik bileşiminden dolayı karaciğerin sindirim için gerekli olan öd sıvısını salgılamasına yardımcı olur. Ayrıca mineral ve vitamin açısından zengin olan limon, sindirim sistemindeki toksinlerin atılmasına da yardımcı olur. Limon suyunun sindirim kolaylaştırıcı özellikleri reflü, geğirme ve karın şişmesi gibi hazımsızlık belirtilerini rahatlatmakta yardımcı olur. Amerikan Kanser Derneği, kanser hastalarına bağırsak hareketlerini tetiklemesi için sıcak limonlu su içmelerini öneriyor.

2. Bir İdrar Söktürücü Olarak Sisteminizi Arındırır
Limon suyu idrar miktarını arttırarak istenmeyen maddelerin vücuttan atılmasını sağlar. Bu yüzden limonlu su içtiğinizde toksinler bedeninizden daha hızlı atılır ve idrar yolunuzun daha sağlıklı olması sağlanır. Limon suyunun içindeki sitrik asit, karaciğeri tetikleyen ve detoksifikasyona yardımcı olan enzimin etkisini en üst seviyeye çıkarır.

3. Bağışıklık Sisteminizi Güçlendirir

İçerdiği yüksek C vitamini sayesinde limon bağışıklık sistemini güçlendirme konusunda baş müttefiğimizdir. Limon soğuk algınlığı ile baş etme konusunda çok yararlı olan C vitamini açısından çok zengindir. Ayrıca beyin ve sinir sistemini tetikleyen potasyum açısından da çok zengindir. Potasyum da tansiyonu kontrol altında tutmaya yardımcı olur. Limonda bulunan askorbik asidin (C Vitamini) antienflamatuar özellikleri vardır ve bu yüzden astım ve diğer solunum sorunlarına iyi gelir. Ayrıca vücudun demir emilimini arttırır. Demir bağışıklık sistemimizde önemli bir rol oynar. Bunların yanı sıra limon, soğuk algınlığı ve gribi önlemeye yardımcı olan antimikrobiyal özellikli saponinler de içerir. Limon vücudun ürettiği balgamın da azaltılmasına yardımcı olur.

4. pH Seviyelerini Dengeler

Limon tüketebileceğiniz en alkalin besinlerden birisidir. Limon kendi başına asidik olmasına rağmen, bedeninizin içine girdiğinde alkalin olur (sitrik asit bedeninizde metabolize edildiğinde asidiklik yaratmaz). Limonda askorbik asit kadar sitrik asit de bulunur, ancak bu asit zayıf bir asittir ve vücudunuzda kolayca metabolize edilebilir. Bu sayede limonun içindeki mineraller vücudunuzu alkalize etmeye yardımcı olur. Vücudunuzun pH dengesi asidik olduğunda hastalanırsınız. Düzenli olarak limonlu su içmek, şişme ve ağrıların esas nedeni olan eklemlerinizde biriken ürik asit de dahil olmak üzere vücudunuzun asidik olmasını engeller.

5. Cildinizi Arındırır

Yüzünüzü temizlemenin yanı sıra, limon suyunu ellerinizi ve cildinizdeki yağı temizlemek için de kullanabilirsiniz.

Limondaki C vitamini ve diğer antioksidanlar, kırışıklıkları ve siyah noktaları azaltmaya yardımcı olur ve serbest radikallerle savaşır. C vitamini, alkalin doğası sivilceye neden olan bakterileri öldürdüğünden sağlıklı ve parlak bir cilt için çok önemlidir. Hatta, yaş ile ortaya çıkan izleri azaltmak için üzerlerine doğrudan limon sürebilirsiniz. Limonlu su da bedeninizi toksinlerden arındırdığı için, limon ile cildinizi hem içten hem de dıştan temizleyebilirsiniz. Limonun içerisinde bulunan C vitamini cildinizi içeriden canlandırıp yeniler.


6. Enerji Verir ve Ruh Halinizi İyileştirir

Bedenimizin yiyeceklerden edindiği enerji, yiyeceklerdeki atom ve moleküllerden gelmektedir. Pozitif yüklü iyonlar sindirim sistemine girip negatif yüklü iyonlarla etkileşime girdiğinde bir reaksiyon oluşur. Limon negatif yüklü iyon miktarı yüksek olan nadir yiyeceklerdendir ve bu sayede sindirim sistemine girdiğinde bedenimize daha fazla enerji sağlar. Limonun kokusu da enerji vericidir ve ruh halinizi iyileştirir. Limon suyunun kokusu ruh halinizi iyileştirip zihninizi boşaltmanıza yardımcı olur. Limon endişeyi ve depresyonu azaltmaya yardımcı olur.

7. İyileşmeyi Arttırır

Limonun içindeki askorbik asit (C vitamini) iyileşmeyi arttırır ve kemik, bağ doku ve kıkırdakların sağlığı için çok önemli bir besindir. Daha önce de dediğimiz üzere, C vitamininin antienflamatuar özellikleri vardır. Yani C vitamini hem sağlığımızı korumak hem de stres ve yaralardan iyileşme dönemi için çok önemlidir.

8. Nefesi Tazeler

Limon, nane ve yoğurt: ağız kokusunu gidermek için birebirdir.
Limon ağız kokusunu gidermenin yanı sıra diş ağrıları ve diş eti iltihabına da iyi gelir. Unutmayın, sitrik asit diş minesini aşındırabilir; bu yüzden dişinizi ya limonlu su içmeden önce fırçalayın ya da limonlu su içtikten sonra dişinizi fırçalamak için bir süre bekleyin. Limonlu su içtikten sonra ağzınızı temiz su ile çalkalayabilirsiniz.

9. Lenf Sistemine Su Kazandırır
Ilık limon suyu, bedeninizin kaybettiği sıvıları ona geri kazandırarak bağışıklık sisteminize yardımcı olur. Bedeniniz susuz kaldığında yorgunluk veya yavaşlık, bağışıklık sisteminin güçsüzleşmesi, kabızlık, enerjisizlik, yüksek veya düşük tansiyon, uykusuzluk, zihin karışıklığı gibi sorunlar ortaya çıkabilir.

10. Kilo Vermeye Yardımcı Olur


Limon kilo verdirici özellikleriyle de bilinir. Harika bir arındırıcı ve iltihap söktürücüdür. İçinde bol miktarda antioksidan özellikli C vitamini bulunur. Limon canınızın bir şeyler çekmesini önleyen pektin lifi açısından zengindir. Yapılan çalışmalar daha alkalin ağırlıklı bir beslenme düzeni olan kişilerin daha hızlı kilo verdiğini göstermektedir.

Tarçının Faydaları

Tarçını bugüne kadar tatlılarınızı ve sıcak içeceklerinizi ve lezzetlendirmek için kullanmış olabilirsiniz. Ancak birazdan okuyacağınız bilgiler, tarçına bakış açınızı değiştirecek!

Cilt yaşlanmasını önleyen, sindirim sistemini düzenleyen, kan şekerini kontrol altına alan mucize baharat tarçın, daha pek çok şeye iyi geliyor. İşte tarçının bilinmeyen 10 faydası…

Sivilce oluşumunu önler

Son derece sağlıklı bir baharat olan tarçın, sivilce gibi cilt sorunlarıyla savaşır. Antibakteriyel ve antimikrobiyel özelliği bulunan tarçın, ciltteki bakterileri temizler ve sivilce oluşumunu önler.

Kemik sağlığı için önemlidir

Tarçın, kemiklerin güçlenmesinde önemli rol oynayan kalsiyum içerir. Kalsiyum emiliminin sağlanmasına yardımcı olan manganezi içeren tarçın, kemik oluşumunu destekler ve bağ dokusunu iyileştirir.

Kemik ağrılarını iyileştiren tarçını günde bir bardak çay şeklinde tüketebilir ya da ağrıyan bölgelerinize tarçın yağıyla masaj yapabilirsiniz.

Yaşlanma karşıtıdır

Tarçınla güzelliğinize güzellik katmak ister misiniz? Tarçın, cilt gençleşmesinde önemli yeri olan yedi farklı antioksidan içerir. Yeni hücre oluşumunu detsekleyen antioksidanlar, serbest radikallere karşı savaşarak cildin genç kalmasını sağlar. Günde bir bardak tarçınlı çay içmek için artık çok güzel bir sebebimiz var, değil mi?

Kasları rahatlatır

Tarçının aromatik kokusu ve antienflamatuar (iltihap önleyici) özelliği, kas ağrılarının iyileşmesinde önemli bir görev üstlenir. Tarçın, yaşa bağlı olarak görülen kas ağrılarına iyi gelir. Tarçın yağı ile ağrılı bölgelerinize masaj yaparsanız, ağrılarınızın azaldığını göreceksiniz.

Kendinizi gergin ve stresli hissettiğiniz günlerde küvetinizi suyla doldurun ve içine birkaç damla tarçın yağı ve bal damlatın. Ilık su ve bu karışım sizi rahatlatacaktır.


Hafızayı güçlendirir

Tarçının hafızayı kuvvetlendirdiğini biliyor muydunuz? Alzheimer hastalığı üzerinde yapılan bir araştırmada tarçının beyin sağlığı için olumlu etkileri olduğu ortaya çıkarılmış.

Kan şekerini kontrol altına alır

Sürekli bir şeyler yemek istiyor, kendinizi tatlı yeme düşüncesinden uzaklaştıramıyorsanız, mutlaka tarçın tüketmelisiniz! Kan şekeri seviyesini kontrol altına alan tarçın, aniden ortaya çıkan tatlı krizlerini önler.

Kan şekerini dengede tutan tarçın, kendinizi yorgun hissetmenizi, baş ağrılarınızı ve açlık duygunuzun sıklıkla ortaya çıkmasını önler. Güne daha zinde başlamak için kahvaltıda iki çay kaşığı kadar tarçın tüketebilirsiniz.


Soğuk algınlığını önler

Soğuk algınlığı ve nezle gibi hastalıklar için doğal bir ilaç mı arıyorsunuz? Yarım çay kaşığı tarçın ve bir çay kaşı balı karıştırarak günde 2-3 kez tüketin. Bu karışım hem soğuk algınlığını hem de öksürüğü önler. Sinüzite bağlı baş ağrışarınz için de tarçını doğal bir ilaç olarak kullanabilirsiniz. Bir bardak ılık suyun içine yarım çay kaşığı kadar tarçın koyup karıştırın. Bu karışımı başınızın ağrıyan bölgelerine sürüp 20 dakika kadar bekletin. Ardından ılık suyla yüzünüzü durulayın. Bu işlem sonrası kendinizi çok daha iyi hissedeceksiniz.

Şişkinliği önler

Şişkinliğe ve hazımsızlığa neden olan bakteriler ve candida adı verilen bir mantarla savaşan tarçın, şişkinlik problemini ortadan kaldırır. Kendinizi daha hafif hissetmek istiyorsanız, günde bir bardak tarçın çayı içmeyi unutmayın.


Mantar enfeksiyonlarını önler

Tarçın, ayaklarda oluşan mantar enfeksiyonlarını önler. Tarçın yağını ayağınızdan mantarlar tamamen temizlenene kadar her gece sürün. Doğal bir kür olan tarçın yağı, ayaklarınızın mis gibi kokmasına da yardımcı olacak.


Doğal dezenfektan

Sağlığa pek çok faydası olan tarçın, aynı zamanda doğal bir dezenfektandır. Antibakteriyel özelliği bulunan tarçın, evdeki böcekleri yok etmek için kullanılabilir. Evinizdeki herhangi bir bölgesinde böcek görürseniz, suyla karıştırdığınız tarçını o bölgelere sıkabilirsiniz.

Keçiboynuzu (Harnup)

Keçiboynuzu (Harnup) doğanın insanlara armağanlarından biri. Akciğer ve astımla ilgili sorunlara iyi gelen, sigara içenleri rahatlatan ve yüksek kalsiyum oranıyla enerji veren keçiboynuzunu tüketmenin en lezzetli yollarından biri keçiboynuzu pekmezi…

Sütün üç katı kalsiyum içerir
İçindeki E vitamini sayesinde; öksürüğe, gribe, kemik erimesine ve kansızlığa iyi gelir
Balgam söktürür,göğsü yumuşatır,bronşları açar, sigara tiryakileri için faydalıdır ve nefes darlığına oldukça etkilidir.(Alerjik nefes darlığı çekenlere ısrarla keçiboynuzu pekmezi tavsiye edilir.)
Yüksek ham selüloz etkisi ile bağırsak rahatsızlıklarına ve gastrite etkilidir. Mide ve bağırsak gazlarını dışarı atarak mide şişkinliğini giderir. Bağırsak kurdu, tenya, solucan gibi bağırsak parazitlerini temizler. Mideye kuvvet verir.
Yüksek mineral ve vitamin içeriği ile de diş ve diş etleri üzerinde çok olumlu etkileri vardır.
Yüksek doğal şekerler , zengin mineraller (özellikle çinko) ve vitaminler (A , B , B2, B3, D) içeriği dolayısıyla doğal güç ve besin kaynağıdır.
*Yüksek sodyum ve potasyum içeriği sayesinde tansiyon, karaciğer ve akciğer üzerine çok yaralı etkileri bulunmaktadır. Kanın zehirli maddelerini temizler.
İnsanlığın korkulu rüyası akciğer kanserini %90 oranında önleme gücüne sahiptir.
Kalbe faydalıdır, kalp çarpıntısını önler
İnsan vücuduna giren radyasyonu dışarı atar

Doğanın insanlara şifalı armağanlarından biri de keçiboynuzu… Özellikle akciğer ve astımla ilgili sorunlara iyi gelen, sigara içenleri rahatlatan ve yüksek kalsiyum oranıyla enerji veren keçiboynuzunu tüketmenin en lezzetli yollarından biri de keçiboynuzu pekmezi.

Sabahları kahvaltıda balın yerine kullanabileceğiniz, aktarlarda katkısız olarak hazırlanmış halini bulabileceğiniz keçiboynuzu pekmezi; çikolataya benzeyen tadıyla tüketirken de keyif veriyor.

Sabah ve akşam birer tatlı kaşığı alarak tüketebileceğiniz keçiboynuzu pekmezinin elde edildiği; Keçiboynuzu (harnup) birkaç yüzyıl öncesine kadar yapılan tatlılarda ağırlıklı olarak şeker yerine kullanılırmış. Günümüzde beyaz şekerin üretimi ve kullanılması ile birlikte bu kültür ve sağlıklı beslenme yapısı yok olmuş.





Akciğerin Dostu

Kortizon tedavisinde, keçiboynuzunun nefes darlığına karşı etkisi vardır.

Ayrıca keçiboynusu astım hastalıklarında oldukça güçlü bir etkiye sahiptir.

Alerjinin neden olduğu nefes darlığı problemlerinde

Guatr rahatsızlığındna dolayı nefes darlığı çekenlerde

Balgam söktürücü, göğüs yumuşatıcı,

Bronş açıcı (Sigara tiryakileri için en büyük risk olan akciğer kanserini önlemede büyük etkisi bulunuyor.)

Soğuk alerjisi

Yüksek enerji kaynağı

Keçiboynuzu, kalsiyum olarak sütün üç katı E vitamini içerir,

Çocukların kemik gelişiminde

Kansızlıkta,

Kemik erimesine karşı

Sindirim sistemi

Hem kabızlık hemde ishale karşı

Mide şişkinliği ve bağırsak gazları

Bağırsak parazitleri

(Yüksek ham selilöz etkisiyle bağırsak ve gastritte)

Antiseptik

Bakteri yok edici özelliği ile yara ve iltihapların kolayca iyileşmesine yardımcı oluyor.

Afrodizyak

Afrodizyak etkisi bulunan keçiboynuzu; cinsel performansın artırılmasında yardımcı oluyor. (Düzenli kullanımında hareketli sperm sayısı artıyor.)


Önemli Not: Eğer şeker hastasıysanız, alerjiniz varsa ya da bu pekmezi küçük çocuğunuz için kullanacaksınız; tüketim miktarı için öncelikle doktorunuza danışmanızda fayda var. Ayrıca; astım v.b. hastalıklar durumunda ilaçlarınızı kullanmaya devam etmelisiniz.

Bitki caylari faydalari

Melissa çayı: Yapraklar yatıştırıcı, mîdevî, gaz söktürücü, terletici ve antiseptik etkilere sâhiptir. Huzursuzluk ve sıkıntıları giderir. Hafıza zayıflığına faydalıdır. Baş dönmesi ve kulak çınlaması gibi şikayetleri keser. Hazımsızlık, baş ağrısı ve migrende de faydalıdır.

Limon çayı: A, B, C ve D vitaminleri ihtiva eder. Kalbi ferahlatır, böbrek tıkanıklıklarını ve bademcik iltihaplarını giderir. Tansiyonu düşürür. Nezleye iyi gelir. Sinir sistemini yatıştırır. Mideyi rahatlatarak hazmı kolaylaştırır, idrar sökmede etkilidir. Mide bulantısını keser ve kusmayı önler. Daha çok çay hâlinde kullanılır. Balgama ve sedef hastalıklarına çok faydalıdır. Kalbe kuvvet ve ferahlık verir. Çarpıntı ve sıkıntıyı uzaklaştırıp zihni açar. Akrep sokmalarında yakı yapılırsa faydalıdır. Diş ağrılarını dindirir.

Mersin çayı: Astım bronşit ve nefes darlığını giderir. Bakterilere ve virüslere karşı iyi bir antiseptiktir. Kanama kesicidir. Yatıştırıcıdır. Verem bel soğukluğu, şeker hastalığı, akciğer iltihabı, müzmin ishal ve idrar yolu rahatsızlıklarında etkilidir.

Nane çayı: Yapraklari çay hâlinde yatıştırıcı, mîdevî, gaz söktürücü, bulantıyı giderici olarak kullanılır. Bunun yanında çeşitli ilâçların terkibinde kullanıldığı gibi, yaprakları çiğ veya kurutulmuş olarak yemeklere konur. Nâne esansı, çok miktarda zehir etkili olmasına karşılık az miktarı mîde ağrılarına ve bulantılara karşı kullanılabilir. Nane uçucu yağı da oldukça fazla kullanılan bir yağdır. Bakterilere karşı etkilidir.

Safra salgısını uyarıcı etkisi vardır. Nane en etkili gaz söktürücülerden biridir. Nane – Ihlamur çayı: Organizmanın savunma gücünü arttırarak ateşli soğuk algınlıklarını kısa sürede giderilmesinde etkilidir. Uykusuzluğa iyi gelir. Spazm gidericidir. Kan dolaşımını düzenleyerek migren ağrılarının giderilmesine faydalı olur. Göz çapaklarının giderilmesinde faydalıdır.

Nane – Limon çayı: Mide ağrılarını geçirir. Bulantıyı önler. Migren, uykusuzluk, baş dönmesi ve nezleye iyi gelir. Mide spazmlarını giderir. Kronik karın ağrılarını giderir. Gaz söktürücü. Kramp giderici, ağrı kesici ve antiseptik özellikleriyle ferahlatıcı özellikleri vardır.

Papatya çayı: Çiçek durumu başları, çiçek açmadan önce toplanarak gölgede kurutulur.Çay hâlinde sabahları aç karnına bir bardak içilebilir. İdrar çoğaltıcı, iştah açıcı, yatıştırıcı ve gaz söktürücü etkilere sâhiptir. Basur memelerinde ağrı kesici, tedâvi edici etkiye sâhiptir. Boyar madde olarak da kullanılır.

Bakterilere karşı oları etkisiyle iltihapları giderir, içimi son derece yumuşak bir çaydır. Boğaz, solunum yolu, mide ve bağırsak iltihap ve ağrılarını gidermede faydalıdır. Haricen deri ve mukoza iltihaplarında kullanılır. Bebeklerde ve küçük çocuklarda gaz söktürücü olarak kullanılır.

Çakşır çayı: Teke ve koçların, çiftleşme döneminde (sonbahar) bu bitkiyi özellikle aradığı ve çok yediği gözlenmiştir. Yapılan araştırmalarda çakşır bitkisinin sperm sayısını arttırıp, cinsel gücü de çoğaltığı görülmüştür. Ayrıca iştah açıcı bir bitki çayı olarak bilinir; şekeri düşürür, yorgunluğu ve bitkinliği giderip vücuda zindelik kazandırır.

Civanperçemi çayı: Adet kanamalarında, menopoz döneminde, yumurtalık iltihaplarında, rahim akıntılarında, sırt ağrılarında etkilidir. Kan yapıcıdır. Mide ve bağırsak kesesi rahatsızlıklarında etkilidir. En popüler kan dindirici bitkilerden biridir. Mide ağrılarında, mayasıl, ülser, gastrit vs hastalıklarda mide ve basur kanamalarında, ayrıca yara ve burun kanamalarında kullanılır.

Ebe gümeci çayı: Solunum sistemi tahrişleri ve iltihaplarında koruyucu olarak kullanılır. Üst solunum yolları enfeksiyonları bronşitte göğüs yumuşatıcı, balgam söktürücü ve öksürük kesici özelliğe sahiptir. Ağız mukozası hastalıkları, faranjit, bronşit, soğuk algınlığı astım ve gripte faydalıdır.

Elma çayı: Besin değeri yanında, nefes darlığı ve kalp hastalıklarına karşı koruyucudur. Vücuttaki toksinlerin atılmasında yardımcı olur. Bağırsakları temizler, karaciğeri besler, sinirleri ve adaleleri kuvvetlendirir. Bedenin ve zihnin yorgunluğunu giderir. Böbrekteki kum ve taşların düşürülmesinde yardımcı olur, kanı temizler, hazmı kolaylaştırır. Ateşi düşürür.

Enginar çayı: Karaciğer ve böbrek yetmezliğinde faydalıdır. Sarılık ve hepatit hastalıklarında, aşırı şişmanlıklarda, kurdeşende, romatizma ve egzamada, kan dolaşımını düzenlemede faydalıdır. Kolesterolün sebep olduğu damar sertliğinde, kalp sancıları, enfarktüs, beyin kanamaları gibi rahatsızlıkları önleyicidir. Kalbin en iyi dostudur.

Kan temizleyici, vücuttaki zehirli maddeleri atmada, vücuda dinçlik vermede, kalp adalelerinin kuvvetlenmesinde, üre ve kolesterolü düşürerek kalbin rahat çalışmasını sağlar. Mideyi dezenfekte ederek rahat çalışmasını sağlar. Toksinlerin atılmasında yardımcı olur.

Funda çayı: Diüretik idrar yolları antiseptiği safra söktürücü, sistit üriner sistemde kum ve taş düşürücü, böbrek üstü bezleri çalıştırıcı etkisi vardır. Böbrekleri temizleyerek enfeksiyonları önler, zayıflatıcı etkiye sahiptir.

Ginko Biloba çayı: Zihin açıcı unutkanlığı gidericidir. Beyindeki oksijen seviyesini arttırır. Doku yenileyicidir. Dolaşım problemleri, vertigo, baş dönmesi ve tinitüs, kulak çınlaması gibi rahatsızlarda etkilidir. Yüksek kan basıncı ve damar sertliğine karşı etkilidir.

Gülhatmi çayı: Balgam söktürür. Vücuda rahatlık verir. Nezle ve öksürükten kaynaklanan şikayetleri giderir. Boğaz, bademcik ve diş eti iltihaplarında kullanılır. Bağırsak iltihaplarında etkilidir. Mide ve bağırsak ağrılarında, onikiparmak ve ince bağırsak, kolit gibi ülserlik iltihapları temizler.

Dağ çayı:
Sideritis Uyarıcı, gaz söktürücü, iştah açıcı ve mide ağrılarını kesici özelliklere sahiptirler.

Ihlamur çayı:
Ihlamur çiçeği yatıştırıcı, idrar verici, göğüs yumuşatıcı ve balgam söktürücü ve gıcık giderici olarak çay halinde kullanılır.Ihlamur çiçeği banyosunun da yatıştırıcı bir özelliği vardır. Balla karıştırılıp içilirse mide ülserine faydalıdır. Kan dolaşımını düzenler. Öksürüklerde yumuşatıcı rahatlatıcı ve terletici etkilere sahiptir.

Isırgan otu çayı:
İdrar arttırıcı özelliğe sahiptir. Organizmanın yıkım ürünlerine temizleyici metabolizmayı uyarıcı ve kuvvet verici, idrar yolları iltihabında ödem çözücü özelliğe sahiptir. Toksin atıcı, bakterilere karşı koruyucu etkisi vardır. Kalbe faydalıdır.

Kantaron çayı:
Dahilen kantaron içerdiği hiperisin maddesinden dolayı orta şiddetteki depresyona karşı faydalıdır. Özellikle menopozda görülen bitkinlik, endişe ve sıkıntıları giderici olarak kullanılır. Bitki taşıdığı bioflavonitler ve hiperforinden dolayı yatıştırıcı, sakinleştirici özelliğe sahiptir.

Karabaş çayı:
Ağrı kesici, yatıştırıcı, balgam söktürücüdür. Dahilen idrar yollarında, haricen basit yaralarda mikrop öldürücü etkisi olduğu bilinmektedir. Bilhassa sinirsel baş ağrısı, uykusuzluk ve yüksek tansiyon gibi şikayetlerde de etkilidir. Bakterilere karşı etkisi bilimsel çalışmalarla gösterilmiştir. Balgam söktürücüdür, kuru ve balgamlı öksürüklerde rahatlatıcı etkisi vardır.

Kekik çayı:
Bakterilere karşı etkisi bilimsel çalışmalarla gösterilmiştir. Balgam söktürücüdür, kuru ve balgamlı öksürüklerde rahatlatıcı etkisi vardır.

Kuşburnu çayı:
Çok yoğun vitamin zenginliği nedeniyle gözlerin dostudur. Vücuda dirilik sağlar. 100 gram kuşburnunda bir sandık portakala eşdeğer C, B1 ve B12 vitamini vardır. Besleyicidir. İyi bir raşitizm ilacı, etkin bir kan
temizleyicisidir. Güçlü bir kurt düşürücü ve bağırsak yumuşatıcısıdır. Mide kramplarına ve sindirim sistemizorluklarına karşı faydalıdır.

Enfeksiyonlara ve bulaşıcı hastalıklara karşı vücut direncini  arttırır. Nezle ve gribe karşı koruyucudur. Kuşburnu A vitamini ve karotenoidler içermesi nedeniyle gece körlüğü ve diğer göz problemlerine iyi gelir ve bağışıklığı arttırır. Kansere karşı koruyucu etkisi vardır. Romatizma ağrılarını gideriyor. Basur tedavisinde iyi sonuç veriyor.

Portakal – Elma çayı:
Sindirim sistemine olumlu etkileri vardır. Soğuk algınlığı, öksürük, ses kısıklığına karşı kullanılır. Yatıştırıcıdır uyku verir, içindeki C vitamini ve pektin oldukça faydalıdır.

Kolesterolü düşürür, idrar ve hacet yollarındaki sorunları giderir. Vücudun su dengesini korur. Yüksek derecede potasyum içerir. Cildin kurumasını sağlar. Kırışıklıkların meydana gelmesini önler. Kasları kuvvetlendirir. Damar sertliğini önler. Hazmı kolaylaştırır. Kalp krizi önlemede faydalıdır. Bulantı ve kusmayı gidermede etkilidir.

Rezene – Anason çayı:
Mide ve bağırsak gazlarını gidericidir. Hazım kolaylaştırıcı, iştah açıcı özelliğe sahiptir. Uyku hissi verir. Emzikli bayanlarda süt bezlerini faaliyetini arttırır. Ağrı kesicidir. Kan dolaşımının düzenli olmasını sağlar. Kalbi kuvvetlendirir ve yorgunluğu giderir.

Rezene çayı:
Mide ve bağırsak hareketlerini arttırır. Uçucu yağı düz kaslarda meydana gelen spazmları giderici olarak kullanılır. Bronş mukozası üzerindeki salgıları arttırmada ve iltihap gidermede etkilidir. Gaz söktürücü ve süt artırıcıdır. Göz damarlarını kuvvetlendirir. Çocuklarda iştah açıcıdır.

Sahlep:
Öksürük ve bronşite faydalıdır. Aybaşı kanamalarının düzenli olmasını sağlar. Zihni çalıştırma gücünü arttırır

Sinameki çayı:
Memleketimizde çok kullanılan müshil ilâcıdır. Kolit ve spastik kabızlıkta kullanılmaz.

Yeşil çay:
Yeşilçay içerisindeki kateşinler sayesinde; kanser riskini azaltır, tümörü küçültür. Kolesterolü düşürür. Tansiyonu dengeler. Kan şekerini ayarlar. Bakterileri öldürür. Ağız kokusunu önler. Grip virüsünü öldürür. İçerisindeki vitamini sayesinde performansı olumlu yünde etkiler. Yorgunluğu ve uyku halini ortadan kaldırır. İdrar söktürücüdür. Stresi azaltır Kan damarlarını güçlendirir. Diş çürümesini önler, içerisindeki E vitamini sayesinde antioksidan olarak rol oynar. Yaşlanmayı geciktirir. Kanser hücrelerinin gelişmesini önler. Akciğer, mide, bağırsak, karaciğer ve deri kanserlerini önleyici etki yapar. Damar sertliğini önler. Kemik erimesini engeller. Kilo verdirir. Migrene faydalıdır.

Zencefil – Ihlamur çayı:
Nefes darlığı, astım bronşitte faydalıdır. Bağırsak gazlarını giderir. Karın ağrılarını keser. Karaciğer tıkanıklığını, mide üşütmesini giderir. İshali keser. Ağrı kesicidir. Unutkanlığı giderir. Müzmin bronşite karşı çok etkilidir. Her türlü soğuk algınlığına iyi gelir. Gevşetici, sakinleştirici ve terleticidir.